29 Aralık 2008 Pazartesi

Pabush!


Pabuç sadece ayağımıza giydiğimiz bir eşya değil, aynı zamanda dilimize doladığımız bir sözcüktür.
Yılmadan, korkmadan, bildiği yolda ilerleyen kişi; gürültüye pabuç bırakmayan biridir!
Konuşması terbiyesizliğe varan, karşısındakine saygısız sözlerle saldıran kişinin pabuç kadar dili vardır!
Eğer bir kişi ikincilleşmeye başlamışsa, yerini başkasına kaptırmışsa söylenir:
Pabucumuz dama atıldı!
Giriştiğimiz iş, öngörümüzden zorsa ne deriz?
Pabuç pahalı!
Değme üçkâğıtçılara bile kazık atabilecek yetenekteki kişi, Türkçemize göre, şeytana pabucu ters giydirecek güçtedir!
Uzun sözün kısası, yukarıdaki deyimlerin tümü 5 yıldır Irak’ta yaşanıyor. Bush yönetiminin 20 Mart 2003’te başlattığı kanlı işgalden sonra yaşananlarda pabucun her türlüsü vardı; bir tek “pabush” yoktu!
Anadolu’da sonu “ç” ile biten sözcükler yumuşatılarak söylenir. Pabuç yerine pek çok yerde “pabuş” kullanılır.
Türkçemizin o güzelim eşanlamlılığına, çokanlamlılığına bir de “pabush” eklenmiş oldu!
***
Iraklı gazeteci Muntazır el Zeydi bir haftadır dünya gündeminin bir numaralı ismi. Irak’taki Amerikan yönetimine veda etmek için Bağdat’a gelen Bush’un, gazetecilerin karşısına çıktığında tanıştığı ayakkabılar, binlerce sayfalık yazıdan çok daha iyi dile getirdi gerçeği.
Bush, olaydan birkaç gün sonra verdiği demeçte, bu tür şeylerin demokrasilerde olağan olduğunu anlattı, ekledi:
“Gazeteciye çok sert davranılmasın. Bu, kendini ifade etmenin ilginç ve değişik bir yoluydu...”
Bush, böyle söyleyedursun, El Zeydi’den gelen haberler şöyle:
Kemikleri kırılıncaya kadar dövüldü. El ve kaburga kemiklerinde kırık var. İç kanama oluştu. Olaydan sonra sorgu için nereye götürüldüğü açıklanmadı. Yabancı devlet başkanlarına hakaretten yargılanacak...
Bu bilgiler ışığında durum şu:
El Zeydi dünyada övüldü ama ülkesinde dövüldü.
Irak’ta 5 yıldır süren iç kanamaya bir de El Zeydi’nin kanaması eklenmiş oldu.
Yargılanma biçimi bizce çok yanlış. Bush, Irak için yabancı devlet başkanı değil ki, bu maddeden yargılansın!
***
El Zeydi’nin kemiklerinin bir an önce kaynamasını dileyelim...
14 Aralık dünya ayakkabı gününün hemen ertesinde 5 kıtada; pabush oyunlarının üretilmesi, ABD’nin icat etmesi gereken silahların arasına “ayakkabısavarların” da eklenmesi, şu gerçeği bir kez daha ortaya koydu:
Bir kişiyi ya da durumu gülünç hale getirmek kadar ciddi bir eleştiri yoktur!
Girişte, pabuçlu deyimleri sıralarken “pabuç kadar dili var”ı sözlük anlamı gereği olumsuzladık ama şöyle bir deyim de üretebiliriz:
Pabuç kadar yüreği var!
Ne olursa olsun, Iraklı gazeteci bütün dünyaya şunu gösterdi:
Halktan büyük güç yoktur!
Ne kadar güçlü silahlarınız olursa olsun, ne kadar etkili yönetim oluşturursanız oluşturun, halkın gerçek anlamda desteğini alamamışsanız, bu güçlerinizin tümünü halkla çarpın, sıfır çıkar!
Arap dünyasında başka bir nedenle, başka bir kişi için üretilmiş olan fıkrayı El Zeydi’ye uyarlayalım:
Bağdat’ın yeni açılan büyük alışveriş yerlerinden birinde bir kadın hızla tuvalete yönelmiş. Yanlışlıkla erkekler tuvaletine girince bir görevli kapıda tutmuş uyarmış; “Yanlış girdiniz, burası erkekler tuvaleti.”
Kadın sormuş:
“İçeride El Zeydi mi var?”- Yoo bunu nereden çıkardınız?
“Arap dünyasında başka erkek yok ki!”

Mustafa BALBAY